Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş, Yine Refah Partisi’nin ve HÜDAPAR’ın Cumhur İttifakı’na katılmasını kıymetlendirdi.
Demirtaş, hususa ait “Cumhur İttifakı, Türkiye siyasi tarihinin en sağcı, en gerici bloku haline geldi. Bir tıp Taliban İttifakı oluştu. Bilhassa bayanların görüp görebileceği son seçim, bu olabilir” sözlerini kullandı.
Demirtaş’ın Artı Gerçek’te yayımlanan “Taliban İttifakı’na karşı daima birlikte kazanacağız” başlıklı yazısında öne çıkanlar şöyle:
“Cumhur İttifakı, Türkiye siyasi tarihinin en sağcı, en gerici bloku haline geldi. Bir tıp Taliban İttifakı oluştu.
Bu Taliban İttifakı, yüzde 50+1’i yakalamayı ve TBMM’de çoğunluğu almayı istiyor.
Ülkeyi her manada yıkıma sürüklediler. Yeni kıssaları de yeni tahlil projeleri de yok. Buna karşın hala seçim kazanma tezleri varsa bunun tüm sorumluluğu muhalefettedir.
Muhalefetin tüm gücünü ve gücünü kentlerin yine inşası, iktisat, demokrasi, adalet, tarım, hayvancılık, turizm, eğitim ve sıhhat üzere temel bahislerdeki somut tahlil projelerine harcaması gerekir.
Taliban İttifakının yol açacağı tehdit ve tehlikelere ait toplumu uyarması, bilinçlendirmesi de kıymetli bir başlıktır.
Görünen o ki Taliban İttifakı, seçim kampanyasını yalnızca karalama çalışmaları ve algı operasyonlarıyla yürütecek. Bu kampanyalarının en kıymetli ayağı olarak da HDP’yi düşman olarak seçmiş durumdalar. HDP’nin de buna rağmen dikkatli, hassas olması, kampanya müddetince parti programını ve tahlil siyasetlerini sağduyuyu elden bırakmadan tüm Türkiye’ye en makul lisanla anlatması gerekiyor.
‘KADINLARIN GÖREBİLECEĞİ SON SEÇİM BU OLABİLİR’
Özellikle bayanların görüp görebileceği son seçim, bu olabilir. Zira Taliban İttifakı, birinci olarak bayanların haklarının gasp edilmesi için kolları sıvayacaktır. Münasebetiyle bayanlar, bu seçimin öncü gücü olarak öne çıkmalı ve seçime renklerini, damgalarını vurmalıdırlar. Umarım tüm muhalefet listelerindeki seçilebilecek yerlerde en az yüzde 50 bayan aday da yer alır. Aksi durum, tam bir ikiyüzlülük olur.
Tüm gücümüzle seçim kampanyalarına yüklenelim, bu seçimin tarihi bir kırılma anı olduğunu bir an bile unutmayalım.
Seçimlerin kazanılmasıyla birlikte, büyük bir demokratik değişim durumu belirecek. Bununla birlikte, 15 Mayıs sabahı tüm meselelerimiz çözülmüş olmayacak. Ancak aykırısı durumda, hepimiz Taliban idaresine uyanacağız.
Türkiye Cumhuriyeti, ikinci yüzyılında Afganistan’a mı benzeyecek İsviçre’ye mi?
Bu sorunun cevabını siz vereceksiniz zira mühür sizde.”