İbrahim Gündüz
“Kamuoyu Bilgilendirme Metni” başlığıyla yapılan bir sayfalık açıklamasında şirket, Odatv’de yayınlanan manzaralara, “Gerçeğe ters ve bilimsel desteği olmayan iddialar” dedi.
Siyanürlü madenin ortasından akan sel sularını gösteren imgeleri kabul eden şirket, “Görüntüler, yığın liçi alanına muhtaçlık fazlası yağmur sularının girmesini engellemek maksadıyla serilen membran üzerinden akan yağmur sularının görüntüsüdür” demekle yetindi.
Açıklamasında, ilgili kurumların yetkililerinin gelip inceleme yaptığını da belirten Bahar Madencilik Şirketi, gerekli hukuksal süreçleri başlattıklarını da tabir etti.
Maden şirketinin “yavuz hırsız” mantığıyla yaptığı açıklaması üzerine odatv’de yayınlanan “Ordu’da Kırmızı Alarm” ve “Yeni İmgeler Ortaya Çıktı” haberlerini hazırlayan gazeteci İbrahim Gündüz şunları söyledi:
Ortada çok çarpıcı iki görüntü bulunuyor ve o imajlarda de siyanür liçlemesi için kullandıkları ince borular çok net görülüyor. Görülüyor fakat hiç de olması gerektiği üzere değil. Param modül olmuş ve selin tesiriyle darmadağın olmuş bir formda.
Birinci görüntüde açıkça görülen parçalanmış, dağılmış haldeki ince borular siyanür liçlemesinde kullanılan borulardır. Maden şirketi bu borularla ilgili tek bir söz etmiyor, edemiyor.
Görüntülerde, üzerinde siyanür liçlemesi yapılan 5 milimetrelik membranın birçok yerde param kesim olduğu çok net görülüyor. Maden şirketi bu bahiste da tek bir söz etmemiş.
Ayrıca imgelerde sarı renkli siyanür solüsyonu da çok net görülüyor ve madenin içindeki kimliği bilinmeyen bir vatandaş bunu kendisi anlatıyor.
Bu görüntüler tam bir suçüstü halidir. Siyanürlü altın madeninin içinden akıp giden selin, memranları parçaladığı çok net görülüyor ve üst kısımda de bu sel sırasında üzerinde hiçbir örtü olmayan bir açık liç alanı da görülüyor. Maden şirketi açıklamasında bu bahiste da tek bir söz etmiyor.
Burada en kıymetlisi ve üzücü olanı maden şirketinin argüman ettiği üzere hangi kurumun yetkilileri madene geldi ve inceleme yaptı? Daha da berbatı hangi devlet kurumunun yetkilileri “iddiaların gerçeği yansıtmadığını” tespit etti?
Madenin içinden gürül gürül selin aktığı manzaralar çok açık ve net olarak ortadayken, devletin ilgili kurumları bu manzaraların hesabını sormaları gerekirken, nasıl oldu da şirketin sav ettiği üzere, “İddiaların gerçeği yansıtmadığı” halinde rapor düzenleyebildiler. Bu türlü bir rapor varsa derhal kamuoyuna açıklanmak zorundadır. Devletin ilgili kurumları bu imgeleri kamuoyuna açıklamak zorundadır.